1 Haziran 2016 Çarşamba

HASAN GÜLER KİMDİR



BİR DAVAYI DERT EDİNDİM. İNSANLARIN DÜŞÜNCELERİYLE, HEMDERT OLACAĞIM. BU DERT ORTAKLIĞI İLE, BAŞLAYAN DOSTLUKLARA YELKEN AÇAN BİR GEMİ OLACAK BU SAYFALAR. 
                                                  


HASAN GÜLER KİMDİR?

Babam Şerafettin Güler

Havası suyu tertemiz köyümüzün, temiz şahsiyetlerinden biridir.
Kendisi 1918 doğumludur..
Allahu Teala ondan ve onu sevenlerden razı olsun. Amiiin... 
Babam 1918 yılında Kocaeli 'nin Karamürsel ilçesi DERE Köyü'nde dünyaya gelmiş.O köyde babamın dedesine Arnavut Selim derlermiş. Dedem Hasan Tabiiki o yıllarda başlayan Kurtuluş Savaşı için askere alınmış. Çeşitli cephelerde savaştıktan sonra, köyüne dönmüş.
Fakat Dedemin baba evi yurdumuzu terkeden düşmanlar tarafından, diğer insanların evleri gibi yakılmış, yıkılmış harabeye dönmüş. O yıllarda henüz 17 yaşında olan babaannemi de kendi babası daha savaş zamanında iken yanına almış.Babam gözleri dolarak anlatır: Babaannemin kızkardeşi Hayriye Teyze devamlı surette sanki bir öz anne gibi yeğenini hep sırtında, kucağında taşımış. Babaannemin de o sırada etraftaki insanlar için kıt kanaat yiyecek maddeleriyle yemekler hazırladığını söylerlerdi. Babaannemin o günlerden kalan nefis yemek hazırlama ustalığına ben de yetiştim çok şükür. Hayriye Teyze ve Naciye Babaannem  ve 2011 yılında vefat eden babam;nur içinde olsunlar. Amiiiin.....

Dedem Babamı ve Babaannemi almak için onların bulunduğu köye(Yalova-Çukurköy) gittiğindemasum birtepkigörmüş. Babaannemin babası SeyitAhmed:
-Oğlum sizin eviniz yıkılmış. Senden başka kardeşlerin de var. Onlar evi yaparlar. Sen burada kal burada size ev var. Yok kalmam diyorsan, git evini yap, ondan sonra hanımını ve çocuğunu al git demiş.
Fakat dedem savaştan yeni döndüğünü, yanında hanımını ve çocuğunu istediğini, hemen şimdi istediğini. İnşaatdaki işçilere yemek yapacak bir insana da ihtiyaçları olduğunu söylemiş. Dinletememiş. O dağ gibi savaş geçirmiş, mağrur adam bu sefer babaannemi görmüş. ona:
-Naciye gel beni dinle, beraberce gidelim. Babam bizi bekliyor dediyse de babaannem:
-Ne var bunda ev yapımı en fazla 3 ay sürer senelerce bekledim. 3 ay daha bekleyelim. ben babamın sözünden çıkamam demiş.
Babamın anne tarafından dedesi SeyitAhmed 1877 savaşından sonra delikanlı bir çağında Balkanlardan göç eden bir Türk ailesinin ferdi.
Önce Ailesi ALTINOVA Beldesine yerleşmiş. Şimdi
İlçe..Oradan Çukurköy'e kendisi gelip yerleşmiş.O Köyün sevilen sayılan bir insanı olmuş. O da kendince çok iyi karar verdiğine inanmış. 

Dedem babasının yanına yalnız döndüğünde
derhal kendi köylerinden maviş gözlü Hafize Hanım'la evlendirilmiş. O yıllarda medeni kanun yok. Erkekler birden fazla resmi nikah kıyabiliyorlar. 

İşte babacım daha 4 yaşında hiçbirşeyden habersiz,fakat analı-babalı öksüz kalıvermiş.
Sene 1922... 

Babam o tarihte daha 4 yaşında bilse annesini veya babasını ikna eder."beni analı-babalı öksüz bırakmayın"diye onların ayrılmasını belki de önleyebilirdi. Kader işte. Olacaklar elbet olur.Dedemin ikinci hanımından babamdan 15 yaş küçük benden ise 15 yaş büyük olan Selim Güler amcam olur. Rahmetli amcamı çok severdik. O da bizi çok severdi. Zaten kendisinin annemin kardeşiyle evlenmesine vesile olduk. Nur içinde yatsın. Allahü Teala rahmet eylesin. 

Annem ise Gemiç Köyünün sevilen ve bilgili kişisi Halit Efendinin kızıdır.Dedem yıllarca Köyümüzde muhtarlık yapmış. Ve köyümüzün seçkin bir ailesinin ferdiydi.
Babamın annemle evlenmesinin hikayesi, babaannem dedemden ayrılınca, uzun seneler baba evinde kalmış. Daha sonra Gemiç Köyünde
Ahmet Çavuş ile evlenmiş.Naciye Babaannem köyde kendisini kabul ettirmiş, herzaman misafiri olan , saygı gören bir insandı. Babamın annesinden 6 kardeşi daha var.Hepsi de babamı çok sevip saygı gösterirler. Amcalarım ve amcalarımın çocukları kalabalık bir aileyiz. Amcalarımın babası Ahmet Çavuş dedem bizi çok severdi. Babaannemin vefatından sonra bile bizi hep öz evlat gibi sevmiş ve kollamıştır. İşte babam Şerafettin Güler, Annesi ile beraber, Gemiç Köyüne gelir.
Evlenme çağına geldiğinde ise, köyümüzün ileri gelenlerinden, Halit Efendinin kızı( Annem Halide ) ile evlenir. 18 Mart 1946
Tam 65 yıl var ki evliler. Dört Çocukları var.
Hasan Güler: 67 Yaşında
Orhan Güler: 65 Yaşında
Turhan Güler:58 Yaşında
Burhan Güler. 56 Yaşında.
Baba ve Annemin en büyük oğluyum. İlk okulu köyümde,Orta okulu Bursa’da, Liseyi ise İstanbul’da okudum. 1971 yılında öğretmenlik yaptım.
1972 yılında askere gittim. Asker dönüşü İstanbul –Ümraniye-Netaş fabrikasında işçi olarak çalışmaya başladım.
Tam 21 yıl bu şirkette çalıştım.Netaş'ın Türk İşçi Tarihinde önemli bir yeri vardır. Sarı sendikacılığa baş kaldırıp, Devrimci İşçi Sendikasının çatısına geçmek için tam otuzbeş gün direniş yaptı. 12 Eylül Harekatından sonra ilk işçi Grevini yaptı. O insanlar kendi isimlerini altın harflerle yazdırdılar. Bu yapının bir tuğlası da benimdir diye seviniyorum. 1994 5 Nisan ekonomik kararlarının alınmasından sonra fabrikamızda tensikat yapıldı. 2625 kişi ile beraber benim de işime son verildi.

1994 yılı Haziran Ayında İstanbul Şişhanede bir elektrik malzemeleri imalathanesinde bir yıl çalıştım.
1995 yılı Temmuz Ayında İhlas Holding bünyesinde çalışmaya başladım.
O tarihten bu yana halen İhlas Holding’teyim. Emekli oldum. Yine de çalışmaya devam ediyorum.
Çünki yaptığım işin emekliliği yok. Pazarlamacıyım. Ürün satarsam kazanıyorum. Yani prim usulü çalışıyorum.
Bu günlerde en çok meşgul olduğum konu, köyümün tarihi bilgileridir.


Gemiç Köyü hakkında, teferruatlı bilgisi olanların yardımını da bekliyorum.
e-mail adresim: gemiclihasan@gmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder