seo uyumlu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
seo uyumlu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11 Nisan 2016 Pazartesi

Her SEO uyumlu makale kaliteli mi, işe yarıyor mu?

Web siteleri için içerik üretimi son yıllarda en çok ihtiyaç duyulan konuların başında geliyor.

Site sahibi olan herkes nitelikli ve ziyaretçi çekebilecek türden içerik üretemediği için ya da vakit bulamadığı için dışarıdan ücret karşılığında destek alma yoluna gidiyor. Bu da internet dünyasında ayrı bir piyasasının oluşmasını sağladı.

Son zamanlarda ücret karşılığı yazı yazan kişilerin sayısı hızla artmaya başladı. Meğer okumayı, araştırmayı yeterince sevmeyen bir toplumda para karşılığında yazı yazan ne çok yazarımız varmış! Para karşılığı yazı yazanların hepsi "SEO uyumlu makale yazımı" yaptığını vurguluyor.

Peki, bu ne kadar doğru? SEO uyumlu makale diye bir şey var mı? Makale SEO uyumlu olunca kaliteli mi oluyor?

SEO uyumlu makale konusunda birkaç klişe

Anahtar kelime oranı %3 olmalı. Yani 100 kelimede en fazla 3 defa geçmeli.

Başlık mutlaka anahtar kelime ya da kelimeler içermeli.

Anahtar kelimeler bold, italic ya da altı çizili olmalı.

İçerik en az 250-300 kelime olmalı.

Etiketler anahtar kelimeler içermeli.

Açıklama kısmı anahtar kelime ile başlamalı.

Peki, hani okura faydalı içerik üretimi? İçeriğin kaliteli, doyurucu olması ile ilgili neden bir şeyler söylenmiyor? Olaya hep Google açısından bakılıyor. Google diyor ki: "Sen kaliteli içerik üret, spam yapma, okura faydalı bir şeyler sun ben de senin emeğinin karşılığını vereyim."

Üretilen bir içeriğin kalitesi o içerikle muhatap olacak hedef kitleye sağladığı fayda ile belli olur. İçerik özgünse, benzersizse okuyucuları doyuruyorsa, bir soruna çözüm getiriyorsa, kişilere alternatif yollar sunuyorsa, üzerinden yıllar geçtiği halde okunuyorsa, yorumlanıyorsa ve paylaşılabiliyorsa kalitelidir.

Makale yazarlığı yapan kaç kişi bunlara dikkat ediyor? Yazı ihtiyacı olan kişiler satın aldıkları yazıları kendilerini okurların yerine koyarak baştan aşağı okuyor mu? Makale yazan da satın alan da "Ben olsam bu yazıyı okur muyum? Yazı benim için gerçekten faydalı mı? Bu yazıyı paylaşır mıyım? Çevremdeki kişilere önerir miyim?" gibi soruları mutlaka cevaplamalı. Sizi etkilemeyen, faydası olmayan bir yazının başkalarına da faydası olmaz. 

Bir örnek vermek istiyorum:

İçerik yazarlığına ilk başladığım dönemde bir proje için 10 adet SEO ve blog yazarlığı konusunda özgün yazı yazmıştım. Yazı siparişi veren kişi yazılarda çok fazla anahtar kelime kullanmamışım, başlıkları farklı diye satın almaktan vazgeçti. Aynı konularda başka birine yazı yazdırdı. Ben de bu yazıları başkasına satmadım ve kendi blogumda yayımladım.

Sonuç ne mi oldu? Beğenilmeyen 10 adet yazım binlerce kez okundu. Hala da trafik alıyorum. Hatta o yazılardan bir iki tanesi bana farklı iş kapılarını da açtı. Çünkü özgün ve benzersiz içeriklerdi. Anahtar kelime yok denecek kadar azdı. Başlıklar ve ara başlıklar ilgi çekici nitelikteydi. Yazılar SEO uyumlu olsun diye kendimi kasmadım. Okur odaklı hareket ettim. Doğal bir şekilde yazdım.

Yazılarda kalite yok SEO uyumlu olsa ne olur

Kendilerine içerik yazarı diyenler yazma deneyimlerini geliştirmek adına adımlar atmıyor. "Yazı yazayım, göndereyim, paramı alayım" mantığı ile hareket eden sözde yazar çok olduğu için maalesef kalite yok.

Türkiye'de nitelikli içerik üretimi konusunda gerçekten çok büyük boşluklar bulunuyor. İyi içerik üreticileri elbette var ancak düşük ücretle neden çalışsınlar ki? İyi bir içerik üretmek kolay mı? 1-2 saatte yazılan bir yazının karşılığı 2-3 TL mi olmalı? Emeğin karşılığını veremeyecek olan kişiler bu işe hiç bulaşmasın.

Yazı ihtiyacı olanlar, donanımlı bir içerik yazarına 100 kelime 1 TL'den yazı yazdırmaktan utanmıyorsa diyecek pek fazla bir şey yok. Ucuz işten yüksek verim beklemek bizim hastalığımız olmuş. Bir türlü kurtulamıyoruz.

Yazı siparişi verenlerin de birçoğu amatör. Geleceği olmayan web siteleri açarak boşa kürek çekiyorlar. Vizyon yok ki... Proje diye dillendirdikleri işler çöpten öte bir şey değil.

Proje hazırlamak öyle kolay mı? Rekabetin her geçen gün arttığı internet dünyasında farklı bakış açısı ile geliştirilmeyen işlerle bir yere varmak zor.

Yazarak para kazanmak isteyen arkadaşlara da çok iyi düşünmelerini tavsiye ediyorum. Bu işler sanıldığı kadar kolay değil. SEO uyumlu makale değil, okur odaklı, bilgi, tecrübe dolu ve yol gösterici referans içerikler üretin.

Gönülden yazın, sonuca siz de şaşıracaksınız...










18 Şubat 2016 Perşembe

Kullanıcı dostu içerik ile kazanın

Bilgi kirliliğinin hızla arttığı internet dünyasında özgün ve ziyaretçilere fayda sağlayacak içerikler her geçen gün daha fazla önemseniyor.

Bu yüzden bloglarınızda ve web sitelerinizde kullanıcı odaklı kaliteli içerik üretmeye ciddi anlamda yoğunlaşmalısınız.

SEO tekniklerinin, Google algoritmalarının sürekli değiştiği bu zamanda değişmeyen tek gerçek kaliteli ve okunabilir içerikleri okuyuculara sunmak.

İçeriklerinizin sitenize gelecekte de ziyaretçi getirecek şekilde olması webmaster dünyasında başarılı olmanızı sağlayacak. İçerik ürettiğiniz alanda otorite olmaya odaklanmalısınız. Bu yüzden de sitelerinizin mutlaka bir yayın politikası olmalı. Anlık trafik almak için sitelerinizi çöpe çevirmeyin.

Nisan 2013'ten bu yana aktif olan bu blog tamamen özgün içerik ile yükseldi. Okuyuculara fayda sağlayacak içerikleri samimi bir şekilde yazarsanız en iyi SEO yöntemini zaten uygulamış olursunuz.

Maalesef birçok site sahibi profesyonel olarak hareket etmediği için geri dönüş alamıyor.

Peki, kullanıcı dostu içerik nasıl üretilir?

1- Bir içeriğin kullanıcı dostu olması için en önemli kriter okuyucuya gerçek anlamda fayda sağlamasıdır. Medya İstasyonu'nda yer alan blog yazılarını okuduğunuzda farklı bakış açılarını görebilir, 1 cümle de olsa yeni bilgi öğrenebilirsiniz. Yazılar, tecrübelerim ışığında ortaya çıktı.

2- Araştırın, başka yazıları okuyun. Kendinize "Ben olsam bu konuyu nasıl aratırdım, bu yazıda ne bulmak isterdim?" gibi sorular sorun. Yazmadan önce hep araştırırım. "Ne yazılmış?, Ne yazılmamış?, Ben ne yazabilirim? Bu 3 soru yazmada her zaman temel felsefemdir.

3- Kolay okunabilen, imla kurallarına uygun yazılan, başlık ve ara başlık ile keyifli hale getirilen içerikler arama motorunun her zaman gözdesidir. Medya İstasyonu'daki yazıların samimi bir dille sohbet tadında olması dikkatinizi çekmiştir. Okurken kolay kolay sıkılmazsınız. Örneklerle zenginleştiriyorum.

4- Güncellik kavramı sürekli bir şeyler eklemek değil, aksine önemini yitirmeyecek, gelecekte de aranabilecek konulara odaklanmaktır. 3 yıl önce ürettiğim yazılar bugün de trafik alıyor. İşte güncellikten kastım bu. Eskimeyecek türden içerik üretimine belki Türkiye'de en çok değinen kişi benimdir. Uzun ömürlü içerik, kazandırır. Medya İstasyonu'ndaki popüler yazılara göz attığınızda ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.

5- Spam içerik üretiminden uzak durmalısınız. Günümüzde özellikler Adsense odaklı açılan haber siteleri, bloglar spam içerik ile Google News üzerinden trafik çekmeye çalışıyor. Spam içerik, bilgi kirliliğinin en büyük nedenlerinden biri. Markalaşmak istiyorsanız, alanınızda otorite olmak istiyorsanız spam içerikten kesinlikle uzak durmalısınız. Popüler bloglara bir göz atın. Kaçı spam içerik ile büyüdü? Spam içerik sadık okuyucu kitlesi edinmenizi engeller. Arama motoru üzerinden trafik alındığı için ziyaretçiler değişken olacaktır. Oysa markalaşmış siteler ve bloglar direkt trafik alır.

6- Haber sitesi vb. site türleri için kaliteli yazılmış ücretli yazılar alabilirsiniz ancak blog sitesi için bunu kesinlikle tavsiye etmiyorum. İçeriklerinizi kendiniz oluşturun. Oluşturamıyorsanız bu işe girmeyin. Taşıma su ile değirmen dönmez. Sizin dilinizden anlayacak içerik editörü bulmak zordur.

Medya İstasyonu'nda 400'den fazla blog yazısını hep ben yazdım. Birkaç advertorial yazı hariç. Yazmayı seviyorum ve yazı işini başkalarına emanet etmeyi asla düşünmüyorum. Hatta diğer sitelere de profesyonel anlamda içerik hizmeti sağlıyorum. Yazmayı sevin, sevdikçe daha iyi yazılar üreteceksiniz. İçeriğiniz ile büyümenin en etkili yolu bu.

7- Yazmayı seven birkaç arkadaş bir araya gelerek de harika içerikler üretebilirsiniz. Ekip çalışması internette büyümeniz açısından bulunmaz bir nimet. İnternet projeleri hep ekip çalışması ile büyüdü. Sizin de blogunuz ya da siteniz bir ekiple büyüyüp markalaşabilir.

8- Viral içerik üretimi de son zamanlarda hızla yükselişe geçti. Uzun metinler yerine viral olabilecek nitelikte yazılara da yoğunlaşabilirsiniz. Bunların sosyal medyada paylaşılma ve trafik alma şansı çok daha yüksek. Onedio nasıl büyüdü? Viral içerik+sosyal medya desteği ile...

9- Site sahipleri teknik ve biçim olarak sitelerini daha iyi bir konuma getirmek için uğraşmaya kafa yoruyor ama nasıl daha iyi yazabilirim konusunu es geçiyor. Temeli zayıf olan bina çabuk yıkılır. Tema, kod, eklenti, Alexa, Pagerank vb. kritelere takılarak gücünüzü harcamayın. Sizin için en önemli olan yazılarınız ile ilgilenebilecek kitle oluşturmak, sizinle aynı ya da benzer düşünen insanlara ulaşmak.

10- Sabırlı olmak, iyi bir içerik üreticisi olmada temel kriter. Sabredemiyorsanız, para kazanma hırsınız varsa, çabuk zamanda büyümek istiyorsanız başarılı olmanız zor. Bu işler birden olmuyor. Organik bir gelişim için sabırlı ve planlı davranmak şart.

11- Medya İstasyonu'nda yer alan yazıları okuyun. Ayrıntılarda işinize yaracak bilgiler, çıkış yolları bulacaksınız. Bu blog gerçek anlamda fayda sağlamak ve profesyonel blogculuk yapılabileceğine dikkat çekmek için var. Blogdaki farklı yazıları okuduğunuz vakit bunu daha iyi anlayacaksınız. Spam içerik yok, yalan dolan, fantastik bilgi yok. Trafik çekme derdi hiç yok. Sadece iyi içeriğe değer veren okuyucuya, iyi şeyler yapmaya çalışan genç girişimcilere faydalı olabilmek için ayakta.

Kullanıcı dostu içerik ile hem ziyaretçi hem de para kazanmanız hayal değil. Kelimelerin gücüne inanın.



25 Kasım 2015 Çarşamba

Adım adım makale nasıl yazılır?

Özgün içerik ihtiyacının her geçen gün daha fazla arttığı günümüz internet dünyasında makale yazarlığı yapmak kazanç kapısı haline geldi.

Yazı yazarak para kazanmak isteyenler "Makale nasıl yazılır? Makale örneği" gibi konular hakkında bilgi sahibi olmaya çalışıyor.

Makale yazımı ile ilgili ciddi bir bilgi kirliliğinin olması bu alanda yanlış bir şekilde içerik üretilmesine neden oluyor.

Makale, hem makale yazarı kişiler hem de web siteleri için makale ihtiyacı olanların  hala gerçek anlamda önemsemediği bir konu.

Bu yazımda kaliteli ve okuyuculara fayda sağlayacak nitelikte bir makalenin nasıl yazılabileceğine dair bazı adımlardan bahsetmek istiyorum.

Makale yazmaya başlamadan önce makale konusunu belirmek büyük önem taşıyor. "Hangi konuda yazsam, hangi konu çok okunur, en çok aratılan konular ve anahtar kelimeler hangileri?" gibi kaygılardan uzak bir şekilde üretilen makaleler internet dünyasının kalıcı içerikleri olarak yıllar boyu ziyaret edilebiliyor.

Makale konusunu belirledikten sonra o konu hakkında yazılan makaleleri mutlaka inceleyin. Bu makalelerin yazım tarzını görün. Cümle yapılarını, başlıkları, varsa ara başlıklarını mutlaka dikkate alın.

Makale konunuzun blog açmak olduğunu varsayalım. Siz gidip de "Blog nasıl açılır?" diye bir makale yazarsanız bu makalenizin aynı başlık ile daha önceden yazılmış onlarca hatta yüzlerce yazı arasından sıyrılması çok zor.

Peki, ne yapacaksınız? Makalenizi yeniden iyi bir şekilde kurgulayacaksınız, içeriğini zenginleştireceksiniz. İncelediğiniz makalelerde eksik ya da hiç olmayan öğeleri kendi makalenizde harmanlayacaksınız.

Gelelim başlık konusuna. Başlık makale için çok önemli. İyi başlık makalenizi hem okutur hem de arama motorlarının göz bebeği yapar. Kötü ve özensiz bir başlık ise yazınızı çöpe çevirir. Başlıkların benzersiz ve etkileyici olmasına önem gösterin.

Çoğu makale yazarı ara başlık kullanmaz. Ara başlık kullanmak bir yazının profesyonel olmasında, kolay okunmasında ve indekslenmesinde önemli. Ara başlık kullanarak makalenizin tamamını olmasa da bir kısmını okuyabilecek kişilere ulaşmanız kolaylaşır.

Makale yazım dilinizin akıcı olması çok önemli. Cümle kurmakta zorlanıyorsanız, ifadeleriniz resmi ise, ansiklopedik metinler gibi yazı yazıyorsanız iyi bir içerik üreticisi sayılmazsınız. Ciddi ve soğuk metinler artık eskisi gibi ilgi görmüyor. Yazacağınız içerikler hem keyifle okunabilmeli hem de fayda sağlamalı. Okuyucular içeriğinizden 1 cümle de olsa bir şey alabilmeli.

İmla kuralları makale yazarıyım diyen çoğu kişinin dikkat etmediği bir husus. Makale örneklerinde çok ciddi imla yanlışları var. En basitinden bu hataları yapmayın: "yada ( doğrusu ya da) , bir çok  (doğrusu birçok) , herşey (doğrusu her şey) bir takım (doğrusu birtakım)" Yanınızda bir imla kılavuzu olması sizin için faydalı olacak.

Makalelerdeki SEO uyumu konusu da hala yeterince bilinmiyor. SEO demek her cümle içinde anahtar kelime kullanmak, bold yapmak ya da link vermek değil. Anahtar kelimeler makale içinde en fazla 3 kere geçmeli. Fazlasına gerek yok. 

Makaleyi paragraflı bir yapıda yazın. Bu okunmasını kolaylaştırır ve ciddi alınmasını sağlar. Uzun, paragrafsız bir metin çoğu kişiye itici gelir.

Makalenizi yazdıktan sonra mutlaka okuyun. Gözden kaçırdığınız noktalar olabilir. Yazım yanlışları, bozuk cümle yapıları, tekrar kelimeler gibi birtakım problemler gözünüze çarpabilir.

İyi bir makale yazarı olmak istiyorsanız bol bol okumalı, yazı pratikleri yapmalısınız. Kelime dağarcığınızı geliştirmeniz, daha etkileyici metinler üretmenizi sağlayacak.






28 Ağustos 2015 Cuma

İçerik SEO nasıl yapılır?

Rekabetin her geçen gün daha da arttığı internet dünyasında web sitesi sahipleri için arama motorunda üst sıralarda yer almak hem daha fazla ziyaretçi çekmek hem de daha fazla kazanç elde etmek açısından büyük önem taşıyor.

Google'da üst sıralarda yer almak için SEO optimizasyonu hizmeti almak en çok tercih edilen yöntem. SEO hizmeti kapsamında birçok farklı uygulama yapılsa da web sitelerinin daha fazla ziyaretçi çekmelerinde içeriğin kaliteli olması çok büyük önem taşıyor.

Günümüzde birçok web sitesi sahibi nitelikli ve fayda sağlayıcı içeriklere yatırım yapmıyor. Kopya ve tekrar içerikler ile kurulan sitelerin uzun ömürlü olmadığı, markalaşamadığı bilinen bir gerçek. Bu tür sitelere yapılacak SEO çalışması kısa vadede bir şeyler sağlasa da uzun soluklu olamayacak.

Bilginin hızla kirlendiği internet dünyasında kullanıcılar aradıkları bilgiye en kolay ve hızlı ulaşabildikleri siteleri baş tacı ediyor. Web sitelerinin birçoğu daha fazla ziyaretçi çekmek için kullanıcıları yanlış yönlendiren başlıklar, eksik içerikler, doğruluğu şüpheli bilgiler sunuyor.

Örneğin; bir dizi oyuncusu ile ilgili araştırma yapıyorsunuz. Merak ettiğiniz konu oyuncunun boyu. Arama motorundan da X oyuncunun boyu kaç? diye bir sorgu yaptınız ve karşınıza çıkan sitelerden birine tıkladınız.

Tıkladığınız sitede oluşturulan içeriğin başlığında X oyuncunun boyu anahtar kelimesi de geçiyor ama içeriğin gövde metninde oyuncunun boyu ile ilgili en ufak bir bilgi yok. Bu durumda bu siteye bir daha girer misiniz? Yanlış başlıklar, özensiz yazılmış içerikler. Aradığınız da yok. Diğer içeriklerin de düzmece olduğunu düşünürsünüz öyle değil mi?

İşte bu noktada İçerik SEO dediğimiz kavram öne çıkıyor. İçeriklerin doğru bir şekilde SEO uyumlu olarak kurgulanması ve okuyucuya sunulması. En etkili SEO yöntemi bu. İçerik kraldır diye boşuna dememişler. Evet, kral ama kaliteli bir şekilde oluşturulursa. İçerik SEO'yu okuyucuya yönelik üretilen üst kalite içerikler olarak tanımlıyorum.

Bu noktada editöre görev düşüyor. Editör kişi araştırmayı iyi bilecek, başlık atmayı bilecek, yazıyı yalın ve saçma sapan öznel ifadelerden arındırılmış bir şekilde kaleme alacak. Doğruluğundan emin olmadığı bilgiyi içeriğin içinde geçirmeyecek.

Peki, kaç kişi buna dikkat ediyor? Makale yazarıyım diyen birçok kişi de emin olun buna dikkat etmiyor. Çünkü iyi oluşturulmuş bir içeriğin aslında ne kadar güçlü bir araç olduğunu bilmiyor. Yazılan yazıları çok iyi biliyorum. Bir internet kullanıcısı olarak kesinlikle okumam ve dikkate almam. Berbat ötesi bir şekilde kurgulanmış yazılar var. Bir de bunlara para ödeniyor.

Medya İstasyonu'nda yazdığım yazıların organik trafik almasının sebebi kullanıcıların ihtiyaç duydukları konular hakkında bilgi edinmelerini sağlayacak nitelikte olması. Blog açmak isteyen bir internet kullanıcısı internette arama yaptığında benim blog hakkında yazdığım onlarca farklı yazıya ulaşabiliyor. Çünkü başka mecralarda değinilmemiş, farklı bakış açısı ile yazılmış yazılar kaleme alıyorum.

"Blog yazarak para kazanabilirsiniz" başlıklı onlarca yazı var. Peki, blog yazarak para kazanma adımları hakkında kaç faydalı yazı var? Okuyucuların kendilerine kılavuz olacak nitelikte içeriklere ihtiyacı var. Blog açmak ve açtığı blogdan para kazanmak istiyorsa bunun için yapması gerekenler hakkında bilgi sahibi olmak ister. Blog yazarak para kazanacağını zaten bir yerlerden duymuştur. Duyduklarını bir tık öteye taşıyacak türden içerikleri bulup okumak ister. Yol haritasını buna göre çizecektir. Balık yemeyi deği, balık tutmayı öğretin.

Gelelim İçerik SEO adımlarına...

Öncelikle ne yazmak istediğinizi netleştirin. Sonra bir ön araştırma yapın. Bakalım yazmak istediğinizi kimler nasıl yazmış? Hangi noktalara değinmişler? Hangi başlıkla sunmuşlar? Siz olsanız bu yazıyı sonuna kadar okur muydunuz? Yazının başlığı sizi onu tıklamak için teşvik etti mi? Yazı gözünüze fazla mı uzun geldi?

Yazma sürecinde başucu kaynaklarınız mutlaka olsun. Doğru bilgileri kullanın ki konuda otorite görünün.

Yazının başlığı çok önemli. Gazeteci abilerim şöyle derdi: "Haberi başlık okutur, Başlık haberi iyi ifade ediyorsa o haber olmuştur" Gerçekten doğru. İçeriği en iyi ifade edecek şekilde başlık seçmek oluşturduğunuz yazının çöpe gitmesini engeller.

İçerik SEO'da anahtar kelime yoğunluğu önemli. SEO yapayım diye her satırda bir anahtar kelime geçirirseniz bu iş olmaz. Az olsun. Anahtar kelimeleri öyle bir şekilde kullanın ki yazı içinde sırıtmasın, yazının akışını değiştirmesin. Yazının profesyonel bir şekilde hazırlanması okunması ve fayda sağlaması açısından çok önemli. İçerikler haber tadında olmalı.

Örneğin; Anahtar kelimemiz "ucuz konut" olsun. Yazının içinde şöyle geçirin: " Markalı konut projelerinin peş peşe yükseldiği İstanbul'da ucuz konut (anahtar kelimemiz) satın almak zorlaştı."

Oldukça şık ve okunabilirliği yüksek bir cümle. Öyle değil mi?

Peki, siz nasıl yazıyorsunuz?

"İstanbul'un nüfusu son yıllarda hızla artmaktadır. Artan nüfus da barınma sorununa neden olmaktadır. Ev fiyatlarının pahalı olduğu İstanbul'da ev sahibi olmak her geçen gün zorlaşmaktadır. Ucuz konut almak mümkün olmamaktadır. Bu yüzden ucuz konut ihtiyacı artmaktadır."

Hangisi daha etkileyici ve profesyonel?

Birinci cümle, haber tadında. Kısa, öz ve anlaşılır. 

İkinci cümle, laf kalabalığından başka bir şey değil. Resmi, soğuk ve itici. Kelime tekrarı fazla.

İşte bu noktada İçerik SEO devreye giriyor. Okunabilirliği yüksek içeriklerin okur odaklı optimize edilmesi. Okuyucu yakalarsanız zaten Google'da size hak ettiğinizi fazlasıyla verecek. "Okuyucuya yönelik üretiyor, okuyucu bu siteyi seviyor, ben de daha fazla okuyucunun kolay bulması için daha görünür kılayım" diyecek.