içerik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
içerik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Mart 2016 Çarşamba

Yeni blog sitesi açarken izlenmesi gereken yol

Blog/Web sitelerinin en önemli sorunu kaliteli trafik çekememek. Birçok site organik ziyaretçi çekemediği için istenilen şekilde gelişip büyüyemiyor.

Bu zamanda spam içerik ile yükselmeye çalışmak, kolaya kaçmak ve interneti biraz daha kirletmekten başka bir şey değil.

Organik ziyaretçi çekmek için öncelikle yöneleneceğiniz konuları netleştirmeniz lazım. Hala birçok alanda doyurucu bilgi eksikliği göze çarpıyor. Bu alanları analiz ederek boşlukları doldurabilirseniz yıllarca organik trafik çekebilirsiniz ve alanınızda otorite olabilirsiniz.

Kadın sitesi, sağlık sitesi açmayın

Ziyaretçi getiriyor diye kadın sitesi, moda sitesi, sağlık sitesi açılıyor. Bunlar ile ilgili içerik üretecek donanımlı yazar yok denecek kadar az. Yazıların çoğu başka sitelerden alınma. Birkaç cümle, kelime oyunu ile özgün içerik! üretilmeye çalışılıyor. Taşıma su ile değirmen dönmez arkadaşlar. İlgi duymadığınız alanda site açarak vaktinizi ve paranızı boşa harcamayın.

Ben kaliteli ziyaretçi trafiğinin bilgi verici, doyurucu ve site sahibinin ilgi duyduğu alana yönelik oluşturduğu içerikle mümkün olabileceğini düşünüyorum. Bu yüzden de bu blogda yazmaya başladığımdan beri bu doğrultuda ilerliyorum.

Yazdığım yazılarla doğrudan ilgilenen kitleye ulaşmak, beni onların gözünde otorite yapmak açısından büyük avantaj. Her gün gelen mailler de bunun bir göstergesi. 3 sene önce ürettiğim yazılar hala okunuyor ve okunmaya da devam edecek.

SEO çalışması, SEO paketleri, tanıtım yazısı paketleri, footer link alımı gibi yöntemleri kesinlikle denemedim. Bu saatten sonra da denemem. Bence bunlar ile vakit kaybetmek yerine oturup kaliteli içerik yazma deneyimini geliştirmek önemli. İçerik harici şeylere önem vermek profesyonellikten uzak.

İçeriği kendiniz üretmiyorsanız ya bu işe hiç başlamayacaksınız ya da çok kaliteli içerik üreticileri ile çalışacaksınız. Ucuza aldığınız çok sayıdaki makale çöpten ve spama hizmet etmekten başka bir şey değil. Bunlar bilgi vermekten ve okuyucu siteye çekmekten uzak.

Bu yüzden kaliteli ve profesyonel içeriğe yatırım yapmalısınız. Web siteleri binalar gibidir. Temelinı zayıf yaparsanız, kaliteli ve yeterli malzemeden kaçarsanız er ya da geç çöker. İçeriği güçlü olan web sitesi yıllarca ayakta durur. Markalaşması ve büyümesi kolaydır.

Okuyucu odaklı çalışmadığınız sürece Google'da sizi ciddiye almaz. Google artık okuyucuya önem veren, onlara aradıklarını kolay ve doyurucu bir şekilde sunan siteleri önemsiyor ve yükseltiyor.

Ne sitesi açsam? diye düşünmeyin, sevdiğiniz alana yönelin

Siz bütün gün oturup "Ne sitesi açsam? Kadın sitesi mi? Sağlık sitesi mi? Teknoloji sitesi mi?" diye düşüneceğinize en çok ilgi duyduğunuz alana yönelin. Bu spor olur, müzik olur, hayvanlar olur, doğa olur, arabalar olur... Her konunun bir kitlesi var. Her kitlenin bir reklam vereni de var.

Ben medya ile ilgili eğitim aldım. Bu yüzden medya sektörü, dijital pazarlama, içerik pazarlama, blogculuk, haber sitesi kurmak, e-ticaret gibi alanlara ilgi duyuyorum ve tecrübelerim doğrultusunda içerikler üretiyorum.

Gidip sağlık sitesi ya da moda sitesi açmadım. Bilmediğiniz alanda açacağınız site ile bir süre ilerlersiniz. Er ya da geç içerik üretimi ve çeşitliliği konusunda sıkıntı yaşayacaksınız.

Web sitenizin büyümesi ve gelişmesi için ihtiyacınız olacak en önemli şey içerik. Bunun içinde okuyucuları sitenizde tutacak konuları akıcı ve faydalı bir şekilde sunmalısınız.

Uzun ömürlü olacak konulara yönelin. Başkalarının sıkça yaptığı spam içerik olayından uzak durun. Spam içerikler sizi tembelliğe alıştırır. Sitenizin gelişmesini engeller. Ayrıca Google'ın gözünde de önemsizdir. Sizi kısa süreliğine yukarıda tutsa da sert düşüşle arama sonuçlarında çok gerilere atar.

Haber sitelerinin çoğu spam içeriksiz koca bir hiç

Spam içerik Google News kayıtlı haber sitelerinin sıkça uyguladığı bir yöntem. Sonra diyorlar ki "Türkiye'de internet haberciliği neden gelişemiyor?" Haber değeri olmayan içerikler ile Adsense'den biraz daha fazla kazanayım diye düşünen site yöneticileri ile ne habercilik ne de haber siteleri gelişir. Habercilik herkesin harcı değil.

"Öyle site kurdum, Adsense aldım, sitemi News'e soktum" demekle bu işler yürümüyor. Bu siteler eninde sonunda batacak. Örnekleri de oldukça fazla. Haber üretmek, haber yapmak ayrı spam içerikleri haber olarak yutturmak ayrı. Günümüzde spam içerik kasan sitelerden bu tür içerikleri çıkarın bakalım geriye ne kalacak?

Koca koca sitelerin spam içerik kastığı internet dünyasında gerçekten keyifle okunabilecek içeriklere çok ihtiyaç var. Her site açan yazmayı bilmiyor. Sağdan soldan öğrendikleri yarım yamalak bilgiler ile SEO uzmanı oluyorlar. SEO nedir ki? SEO'yu bu kadar gözümüzde büyütmememiz lazım. Güzel, okunacak, bilgi verecek yazı yazın, sosyal ağlarda paylaşın. Daha da kafanızı doldurmayın.

İçerik sağlam olduktan sonra SEO doğal bir şekilde yapılmış olacak zaten. Viral içerik üretebilecek potansiyele sahip olmak en iyi SEO yönteminden kat kat iyi. İçeriğiniz yayılıyorsa zaten Google'da kafada olursunuz.

İzlemeniz gereken yol;

İlgi alanız olarak bisikleti düşünelim. Bisiklet ile ilgili bir blog sitesi kurdunuz. Okuyucu odaklı güzel bir tema seçtiniz. Amacınız sizin gibi bisiklet tutkunlarına ulaşacak bir site olmalı. Bu sitede bisiklet ile ilgili farklı bakış açıları ile yazılmış özgün bilgilere yer vermelisiniz ki bisiklet hakkında klasik bilgiler dışında da bilgi sahibi olmak isteyenler sizin sitenizi ziyaret etsin.

Gidip "Bisiklet nedir, bisiklete binmenin faydaları, bisiklet fiyatları, bisiklet modelleri" gibi klasik içerikler üretirseniz bir arpa boyu yol alamazsınız. Bunlar zaten birçok sitede var. Bunların arasında popüler haber siteleri ve portallar da var. Yükselmeniz çok çok zor.

Peki, ne yapacaksınız? 

İçeriğinizi okuyucu gözünde özel kılacaksınız. Bisiklet bakımı ile ilgili bilgiler, bisikler tamiri ile ilgili bilgiler, bisiklet modifiyesi, bisiklet üreticileri ile yapılan söyleşiler, Avrupa'da bisiklet kullanımı ile Türkiye'dekinin kıyaslaması, bisiklet yollarının şehir hayatındaki önemi, eski bisikletleri yenileme, bisiklet sürenlerin sık karşılaştığı sorunlar, bisikletten vazgeçmeyen popüler kişiler, bisiklet gezisi organizasyonu düzenleyen topluluklar ile iletişim kurma, yerel yöneticiler ile bisiklet üzerine söyleşiler, bisikleti yaşam biçimi haline getirmiş insanların hikayeleri, bisikletin iş amaçlı kullanımı, bisiklet kiralanan yerler, belediyelerin bisiklet odaklı projeleri, bisiklet ile gidilebilecek yerler gibi konulara değineceksiniz ve yeni konular türeteceksiniz.

Düzenli içerik üretimi ile bisiklet tutkunlarının keyifle okuyacağı bir blogunuz olacak. Yazılarınızı bisiklet odaklı hedef kitleyle buluşturmada sosyal medyayı kullanacaksınız. Düşük bütçelerle bisiklet odaklı kitleye yönelik Facebook reklamları yapacaksınız. Bisiklet gruplarına üye olacaksınız. Bisiklet ile ilgili tüm internet içeriğini tarayacaksınız.

Blogunuzdan para kazanmak için Adsense'den alacağınız 2-3 tıkı düşünmeyeceksiniz. Adsense odaklı blog açmak sizi kaliteli ve profesyonel blogculuktan uzaklaştırır. Daha fazla kazanmak için blogunuzu çöpe çevirmeye başlarsınız ve zamanla hiçbir şey kazanamazsınız.

Reklam çözümleri konusunda bisiklet firmalarından, bisiklet mağazalarından, e-ticaret sitelerinden, bisiklet aksesuarı satanlardan, spor malzemeleri, spor giyimi satanlardan, bisiklet ile tatil amaçlı ya da gezi amaçlı gidilen lokasyonlardaki esnaftan direkt reklam alacaksınız ya da advertorial çalışmalar yürüteceksiniz.

Yukarıdaki örnek ilgi alanınıza göre değişebilir. Her ilgi alanının bir reklam veren kitlesi de var. Siz oyunu kuralına göre oynarsanız para da kazanırsınız alanınızda otorite de olursunuz.

Sabredin, planlı çalışın, araştırın, üretin ve hedef kitlenize sunun...








29 Ocak 2016 Cuma

Blog yazılarınızın uzunluğunu neden önemli?

Blog yazarlığı yapanların genelde göz ardı ettikleri noktalardan biri de blog yazılarının gerçekten okuyucuları doyurucu nitelikte olup olmadığı.

Çoğu blog sahibi blog yazısı yazacağı zaman ya odak sorunu yaşıyor ya da ne yazacağını bilmediği için özensiz içeriklere üreterek blogunun gelişimini engelliyor.

Peki, blog yazılarınız okuyucuların aradıklarını bulacakları şekilde mi? Uzun ve bilgi verici yazıların okunma, paylaşma, yorumlama ve geri bildirim anlamında önemli bir avantaj sağladığını biliyor musunuz?

Kısa yazılar yanlış ve eksik bilgi içerebilir

İnternet ortamında genelde kısa metinleri okumayı tercih ediyoruz. Bu da aradığımız konularda eksik ve yanlış bilgiler edinmemize neden olabiliyor. Şu ana kadar incelediğim bloglarda yer alan kısa bilgilerin çoğunun öylesine yazıldığını farkettim. Okuyucuları bilgilendirmekten son derece uzak. Arama motoruna yönelik yazılmış içerikler.

Kısa blog yazıları genelde özensizce yazılmış ifadeler barındırdığı için bize asıl aradığımız bilgileri sunmaktan uzak oluyor. Blog yazarlığını uzun soluklu sürdürmede yazmayı sevmek, araştırmak ve farklı bakış açıları ile içerik sunmak büyük önem taşıyor.

Bunun hala önemini kavrayamamış olanlar blog yazarlığından kısa sürede vazgeçiyor. Oysa, ele aldığını konu hakkında biraz zaman harcayıp ayrıntılı bilgiler sunan, püf noktaları ve kişisel deneyimler paylaşan içerik üreticilerine okuyucular daha fazla itibar ediyor.

Profesyonel blogculuk kavramının odak noktası da bu zaten. Yabancı blogları incelediğinizde isim yapmış blogların birçoğunun belli konulara odaklandığını ve keyifle okunan uzun içeriklere sahip olduklarını görürsünüz.

İçerik yazma kabiliyeti yüksek olanların kaleminden çıkan uzun metinler bir solukta okunabiliyor. Bu da okuyucuların hoşuna gittiği gibi o kişiye güven duymalarını da beraberinde getiriyor.

Kısa içerik ile otorite olmak zor

Blog yazarlığında iyi bir seviyeye gelmek istiyorsanız uzun ve yüksek kaliteli içerik üretmeyi kendinize ilke edinmelisiniz.

Kısa içerikler ile okuyucuları sayfanızda tutmanız ve sitenizi tekrar ziyaret etmelerini sağlamak giderek zorlaşıyor. İçerik ürettiğiniz alanda otorite olmanızın yolu da doyurucu içerik üretmekten geçiyor. Medya İstasyonu'nda düzenli olarak içerik ürettiğim için yazılarımı okuyanlar hakkımda sayfasını ziyaret etmeden çıkmıyor. Okuyucuların sizi merak edip tanımak istemesi önemli.

Uzun yazılar arama motorlarının gözdesi

Uzun ve nitelikli içerikler okuyucuların olduğu kadar arama motorunun da gözdesi. Spam içerikler yerine uzun ve bilgi verici makaleler daha çok önemsediği için yakın zamanda içerik bazlı SEO en önemli çalışma olacak. Bu da kaliteli içerik üreticisi olanları SEO çalışmalarında vazgeçilmez kılacak. Spam içerik sorununun hızla arttığı günümüz internet dünyasında, okuyucular artık iyi içerik üreticileri ile muhatap olmak istiyor.

İyi içerik yıllarca okunabilir

İyi hazırlamış içeriklerin yıllarca ziyaret getirebileceğini unutmamanız gerek. Medya İstasyonu'nda 3 yıl önce yazdığım blog yazıları hala yeniymiş gibi trafik alıyor. Trafik almasının en önemli nedeni, okuyucuların aradıkları soruya cevap verebilecek nitelikte olması. Okuyuculara gerçekten faydalı olabilecek yazılar beni onların gözünde otorite yaptığı gibi diğer yazılarımı okumalarını da sağlıyor.

Doyurucu içerik diğer yazıları da okutur

Okuyucu şöyle düşünüyor: "Bu yazı işime çok yaradı, buna benzer başka faydalı yazılar da vardır, sayfalarda dolaşayım." Diğer içeriklerin kalitesi de yüksek olursa okuyucular sizin yazdığınız konularda uzman olduğunuzu düşünüyor. Size soru soruyorlar, danışıyorlar ve iş teklifi bile yapabiliyorlar.

2-3 yıl önce yazdığım bir yazı sayesinde hala iş teklifleri alıyorum, danışmanlık veriyorum. Bundan daha iyi bir şey olabilir mi? Benim için önemli olan 10 bin öylesine ziyaretçi yerine 100 tane gerçekten yazdıklarımla ilgilenen kişi. Nitelik, nicelikten daha önemli.

Doğal olun, okuyucularınızın okumaktan keyif alacağı bir dil kullanın. Yazdıkça gelişeceksiniz. Blog okuyucuları resmi bir yazım dilini sevmez. Onlara samimi ifadeler sunun.


16 Ocak 2016 Cumartesi

İletişim fakültesinde okuyanlara ve yeni mezunlara öneriler

Onlarca iletişim fakültesinin bulunduğu Türkiye'de medya eğitimi kaliteli bir seviyede değil. Her yıl iletişim fakültelerinden binlerce genç mezun oluyor. Mezunların birçoğu medya dışı sektörlerde istihdam ediliyor ya da işsiz bir şekilde dolaşıyor.

Günümüz medya yapısına baktığımız zaman çalışanlarının çoğunu iletişim fakültesi mezunlarından seçen medya kuruluşu yok denecek kadar az. Medyada çalışanların birçoğu farklı bölümlerden mezun ya da eş dost tanıdığı ile iş bulanlardan oluşuyor.

4 yıl boyunca eğitim alan öğrencilerin birçoğu mezuniyet sonrası ne yapacağını bilmiyor. Akıllarda hep popüler medya kuruluşlarında çalışmak, ünlü olmak, televizyon yüzü olmak gibi düşünceler var.

Oysa medya oldukça geniş bir kavram. Son yıllarda internet sayesinde medyanın mevcut yapısı daha farklı şekillenmeye başladı. Online gazetecilik yükseldi, peş peşe haber siteleri açıldı. İnternet haberciliğinin daha az maliyetli olması ve her yerden erişilebilir olması bu alana yönelmeyi hızlandırdı.

Günümüzde birkaç yüz liraya bir haber sitesi sahibi olarak medya sektöründe yer almak mümkün olabiliyor. Google'da haber diye yazdığınızda karşınıza çıkan binlerce irili ufaklı haber sitesi bu durumun en somut göstergesi.

Medyaya yakın alanlardaki iş fırsatları daha çok önem kazanmaya başladı. Eskiden gazete, dergi, tv ve radyoda çalışmanın dışına çıkılmazdı. Şimdilerde düşük bütçelerle kendi iş modelinizi kurmanız mümkün.

Ben de iletişim fakültesi mezunuyum. Gazetecilik okudum, gazetecilik yaptım. Son yıllarda içerik yazarlığı, pr hizmetleri, blog yazarlığı, online habercilik gibi alanlara yöneldim. Bu noktada çalışmalar yapıyorum ve ağımı geliştiriyorum. Gazetecilik mesleğinin durumu belli. Bu noktada alternatif medya sistemine ihtiyaç var.

Bu bağlamda iletişim fakültesinde okuyan ya da mezun olan arkadaşlara alternatif alanlara yönelmelerini tavsiye ediyorum.

Şunları mutlaka önemseyin:

Yazma becerilerinizi geliştirin.

Sosyal medya konusunda donanımlı olun.

Blog açın, blog yazın.

Web sitesi, blog kurmayı öğrenin.

Arama motoru optimizasyonu ile ilgili bilgi sahibi olun.

İçerik pazarlaması hakkında bilgi sahibi olun.

Pr sektöründeki gelişmeleri takip edin.

Basın bülteni yazmayı, basın bülteni dağıtmayı öğrenin.

Medya ilişkileri, iletişim danışmanlığı, basın danışmanlığı gibi kavramlar üzerine çalışın.

İnternet haberciliğini öğrenin.

Geleneksel gazeteciliğe odaklanmayın..

Haber yazmayı, düzenlemeyi ve sunmayı öğrenin.

Yerel projeler üzerine çalışmalar yapın.

Bulunduğunuz bölgedeki yerel medya yapısını inceleyin, bu alandaki boşlukları doldurmaya çalışın.

Girişimcilik yönünüzü ön plana çıkaracak adımlar atın.

Ağınızı genişletin.

Medya, pr sektörü ve internet dünyası ile alakalı gelişmeleri takip edin.

Sertifika programlarına katılın.

En az bir yabancı dil öğrenin.

Bol bol kitap okuyun.

Yabancı yayınları takip edin.







26 Ekim 2015 Pazartesi

Ruh hali kaliteli içerik üretimini etkiliyor

Kaliteli ve fayda sağlayıcı içeriklerin düzenli bir şekilde okuyuculara sunulması, profesyonel blogculuk açısından büyük önem taşıyor.

Nitelikli içeriğe ihtiyacın her geçen gün arttığı günümüz internet dünyasında, iyi bir içerik üreticisi olmak başarıya ulaşmada en büyük faktör.

Kaliteli içerikler üretebilmek için en önemli şeylerden biri de yazma isteğinin olması. Özensizce yazılan yazıların faydalı sağlamaktan uzak olduğu bilinen bir gerçek. Blog yazmayı hobi olarak yapıyorsanız günlük yaşamınızdaki yoğun tempo, çoğu zaman içerik üretme isteğinizin önüne geçebiliyor.

Yoğun, stresli ve yorucu bir iş kolunda çalışıyorsanız işten eve geldiğinizde blogunuza bir şeyler yazmak yerine dinlenmeyi tercih etmeniz gayet doğal.

Bir de buna ekonomik ve aile hayatı ile ilgili problemler de eklenirse keyif aldığınız uğraşlardan zaman içinde uzaklaşmanız kaçınılmaz olacak.

Geçtiğimiz günlerde blog okuyucularımdan biri bana yazma konusunda sıkıntılar yaşadığını, yazı yazmaya odaklanamadığını, birtakım problemlerinin onu engellediğinden bahsetmişti. Karamsar bir ruh hali ile yazdığı gayet belliydi. Yazmak ve üretkenlik gerektiren diğer alanlarda iyi bir ruh hali olması çok önemli.

Yazma aktivitesinin her zaman sakin kafa ve istekle yapılması gerektiğine inanıyorum. Kendimden örnek vermem gerekirse içinden gerçekten yazma isteği gelmiyorsa yeni içerikler üretmek için bilgisayar başına geçmiyorum. Keyifsizce yazılan yazıların başkalarına fayda sağlayacağını kesinlikle düşünmüyorum.

Yazmak için iyi bir ruh haline sahip olmak gerek. İçsel olarak birtakım sıkıntıların olması yazı yazma hevesini maalesef kırıyor. Günlük hayatta birçok problemle karşılaşabiliyoruz. Birçoğumuz yorucu ve aşırı stresli işlerde çalışıyor. Maddi sıkıntılarımız oluyor. Evlilik ya da aile hayatımızda problemler yaşayabiliyoruz. Bunlar enerjimizin düşmesine neden oluyor. Bu da üretkenliğimizi baltalıyor.

Çoğu zaman yaşadığımız bu problemler ile tek başımıza mücadele etmeyi tercih ediyoruz. Oysa profesyonel bir destek almak, sağlıklı sonuçlar almak açısından her zaman önemli.  Sorunlarınızın üstesinden gelmek için bir psikoterapi merkezi desteği ile yola koyulmak faydalı olacak.

Tavsiyelerim

Sizi huzursuz eden problemleri yakın çevreniz ile paylaşın.

Eşinizle, aile bireyleriyle iletişiminizi azaltmayın.

Hayata pozitif bakma alışkanlığı edinin.

Hayatınızda kötü giden bir şeylerin olması, yaşam sevincinizi ve enerjisi düşürse de bunların kolayca aşılabileceğini unutmayın.

En çok keyif aldığınız şeyleri yaşadığınız sıkıntılardan dolayı bir kenara itmeyin.

Bir şeyler ile uğraşmak size her zaman iyi gelecek.

Sorunlarınızı tek başınıza çözmek yerine profesyonel yardım alın. Bir psikolog yardımı ile hayata daha iyi bir pencereden bakmak kötü bir tercih değil.

Evliliğiniz ile ilgili problemler yaşıyorsanız bir evlilik terapisti görüşmek nasıl bir yol izleyeceğinizi öğrenebilmeniz açısından faydalı olacak.












6 Ekim 2015 Salı

Inbound Pazarlama blog yazarları için neden önemli?

Inbound pazarlama son yıllarda pazarlama alanında en çok öne çıkan kavramlardan biri. İnsanlar artık kendilerine sürekli bir şeylerin satılmak istenmesinden, pazarlama çalışanlarının ısrarcı ve can sıkan satış yöntemlerinden, web sitelerinin sağından solundan fırlayan banner reklamlardan çok  sıkıldı.

Bu durum pazarlama sektöründe daha doğal ve insanların tepkisini çekmeyecek şekilde satış ve pazarlama faaliyetlerinin yapılması için farklı arayışları beraberinde getirdi.

Kendimden örnek verecek olursam dakikalarca süren televizyon reklamlarını izlemiyorum. Reklam gördüğümde hemen kanal değiştiriyorum. Radyo reklamlarını hiç dinlemiyorum. Frekansı hemen değiştiriyorum. Her yerinden banner fışkıran, reklam olduğunu belli eden amatörce kurgulanmış yazılar içeren web siteleri birkaç saniye içinde terkediyorum. Benim gibi milyonlarca insan da aynı şekilde davranıyor. Reklam engelleme uygulamalarının yükselmesindeki en büyük faktör de bu. İnsanlar artık reklam ile muhatap olmak istemiyor.

Inbound pazarlama, hedef kitlenin dikkatini kaliteli ve paylaşılabilir içerikler ile çekerek potansiyel müşterilerin markalara organik bir şekilde ulaşmasını sağlamak açısından önemli bir işlev görüyor.

Doğru zamanda, doğru yerde ve doğru kanaldan paylaşılan içeriklerin etkisi binlerce liralık reklamları bile geride bırakabiliyor. Müşteriler için rahatsız edici olmayan aksine yararlı olan içerikler ile yapılan inbound pazarlama sayesinde sadık ve kaliteli müşteri trafiği elde etmek mümkün olabiliyor.

Inbound pazarlama ihtiyacı artacak

İnsanların temel problemlerini ve ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik üretilen içeriklerin yıllarca güncel olacağını unutmamak gerek. Inbound pazarlama, eskimeyen faydalı içerik üretimine odaklanan bir anlayış. Bunu blog yazılarımda sıkça dile getiriyorum. Eskimeyen içerik ile yıllarca yazılarının okunması ve blogunuzun trafik alması mümkün. Bu sadece bloglar için değil e-ticaret siteleri, kurumsal siteler ve diğer site türleri için de geçerli. Bu yüzden ınbound pazarlama gelecekte daha fazla müşteri ve daha fazla satış için çok daha önemli olacak.

Markalar ınbound pazarlama için blog yazarları ile çalışacak

Blog yazarlığı, ınbound pazarlamanın temelini oluşturduğu için çok önemli. Yakın gelecekte nitelikli ve düzenli içerik üreten blog yazarları birer ınbound pazarlama uzmanı olarak markaların kıskacında olacak. Çünkü blog yazarlarının bir hedef kitlesi var. Bu da potansiyel müşteri demek. Birçok marka bünyesinde ınbound pazarlama uzmanı istihdam edecek ya da freelance destek alacak. Tüketiciler artık kullanıcı deneyimi içeren, farklı bakış açıları ile üretilmiş içerikleri daha fazla önemsiyor.

Kimse sıkıcı ansiklopedik bilgiler ile kurgulanmış içerikler istemiyor. Bu noktada bloglar trafiği satışa dönüştürmede kilit rol oynayacak. Blog yazarlığı yapanlara ve yapacak olanlara kaliteli ve profesyonel içerikler üretmeleri konusunda kendilerini geliştirmelerini şiddetle tavsiye ediyorum. İçeriğinize yatırım yaparsanız diğer bloglara ve blog yazarlarına göre bir adım önde olacaksınız.

Inbound pazarlama Medya İstasyonu örneği

Medya İstasyonu'nunda yazdığım yazılar sayesinde farklı konularda bana ulaşan, benden danışmanlık talep eden, içerik konusunda çalışmak isteyen, tanıtım yazısı yayınlatmak isteyen birçok markadan ve kişiden mail aldım.

Bu da ınbound pazarlama dediğimiz kavramın aslında ne kadar önemli olduğunun açıkça göstergesi. Siz ihtiyaç sahiplerine ulaşmıyorsunuz. Onlar size ulaşıyor. Ürettiğiniz kaliteli içerikler ile ilgilenen hedef kitle arama motorundan sizi buluyor. Yazılarınızı okuyor ve yorumluyor. Hedef kitleniz içinde İhtiyaç doğrultusunda sizinle iletişim kuruyor.

Inbound pazarlama ile aslında bilginizi, donanımınızı doğal ve etkileyici bir şekilde pazarlıyorsunuz. Size içerikleriniz aracılığı ile ulaşanlar, sizi alanınızda otorite olarak görüyor ve profesyonel anlamda destek almak istiyor. Bu sizin online mecralardaki itibarınızı kuvvetlendirmek, yeni potansiyel müşterilere ulaşmanızı ve ağınızı genişletmenizi sağlamak açısından büyük önem taşıyor. Inbolund pazarlama konusunda kendinizi donanımlı hale getirirseniz blogunuzdan para kazanmak için önemli bir adım atmış olacaksınız. Böylece blog yazarak sürekli gelir ve geniş bir network oluşturabileceksiniz.

Blog yazarlarına ınbound pazarlama konusunda tavsiyelerim

Bol bol yazı pratikleri yapın.

Kaliteli ve eskimeyecek türden içerik oluşturun.

Samimi bir şekilde yazın.

Diğer blogları takip edin.

İçerikleriniz ile okuyucularınızın güvenini kazanın.

İçeriklerinizi arama motorunda üst sıralarda yer alacak şekilde optimize edin.

Reklam cümleleri içeren içeriklerden uzak durun.

Blogunuzun sade ve içeriği öne çıkaran bir temaya sahip olmasına dikkat edin.

Kendinizi daima okuyucuların yerine koyun ve şu soruyu sorun: "Ben olsam bu içeriği okur muydum?"

Paylaşılabilir içerikler üretmeye dikkat edin.

İçeriğinizin bilgi verici, kolay okunabilir, imla kurallarına uygun olmasına dikkat edin.

Online görünürlüğünüzü artırın. Sosyal medyada yer alın.

Inbound Pazarlama hakkında bilgi edinin.