Tarihte zaman zaman bazı sözcükler anlamını yitirir, sözcüklerin gerçek anlamı ya tercüme, ya kültürel yozlaşmadan dolayı unutulur veya dejenere olur. Özellikle metafizik, ezoterik ve teolojik konularda bu genel bir kuraldır. Sözcük ve terminoloji anlaşmazlığı birçok gereksiz tartışmaya neden olmuştur. Özellikle din ve metafizik çevrelerde garip sapmalara ve gerçekdışı doktrinlerin yayılmasına yol açmıştır. Bu konuda sözcük ve terimlerin, hatta imlânın yerleşmesi ve doğru anlamda kullanılması amacıyla ileride bir genel sözlük yayınlamakta belki fayda olur.
Her kelimenin kendine özgü bir titreşimi vardır. O halde, neden belirli bir sözcüğü temel kavramların ifadesinde kullanıyoruz diye sorulursa, yanıtımız şudur: O sözcüğe vermek istediğimiz anlamı daha iyi bir şekilde hissetmemizi, sezmemizi sağlıyor ve ayrıca bizi daha somut bir anlayışa sevk ediyor. Bazı sözcüklerin ifade gücü yetersiz kalmaktadır ve bu da açıklamak istediğimiz bazı kavramların ülkemizde henüz tam gelişmediğini göstermektedir. Bu açıdan, bazı temel kavramlarda yabancı kelimeleri kullanmak zorundayız. Çünkü, bu kelimelerin titreşimleri, taşıdığı anlamı daha iyi bir şekilde yansıtır. Örneğin, Latince'den gelen "ekinoks" (equa/eşit, nox/gece) sözcüğün içerdiği anlam, kadim gizli ilimlerde bu sözcüğe verilen önemi vurgular. Bu nasıl olur? Bunu anlatmak zor, burada bir sezgisel aktarma söz konusu. Örneğin, neden müzik dediğimiz ses düzeni bize belirli bir mesaj verir? Oysa, ekinoks'ın Türkçe karşılığı olan "ılım" sözcüğü basit bir türevdir, farklı karşılıkları olup özelliği yoktur ve "müsbet ilimler"uğruna yeni üretilmiştir. Bizim konumuz ise kadim bilimlerle ilgilidir. Üstelik, okült görüşe göre belirli sözcükler asırlar boyunca kullana kullana belirli enerjiler toplar ve belirli düşünce formlarıyla yakından irtibatlıdır, ilgili konularıyla yineden çağrıştırabilir zihinsel ve duygusal kayıtlar tutarlar ve ayrıca evrensel olarak her dilde kullanılıp evrensel bir olayı temsil ederler.
O halde, konumuza girerken, yurt dışında olduğu gibi bu "evrensel dil"e uyum sağlamamız gerekir ve ister Çince veya Arapça olsun, ister Latince veya Grekçe olsun, kavramların özgün iletimlerini taşıyan sözcükler kullanmakta yarar vardır. Bu kilit sözcüklerin bazılarında, anlamlarına anlam katan ebced değerler de bulunmaktadır. Bazen de ses tonlarının gizli özelliklerine dayanarak sözcükler türetilmiştir veya hecelerinin köklerine inip çeşitli anlamlar elde edebiliriz.
Evrensel dil bağlamda diğer kavram da semboldür. Sembol de belirli bir anlamı taşıyan bir resim veya şekildir. Görsel oluşu açısından beynin sağ küresine, bilinçaltına, hatta kolektif bilinçaltı arketiplere direkt bağlantı kurar. Sembollerin eozterizmde geniş bir kullanma alanı vardır. Arketipler farklı insanlarda aynı aktarım yaratan, masal, efsane ve destanlarda işlenen ve bazen spontane olarak rüyalarda ortaya çıkan sembol ve temalardır.
Kelimeler ve semboller bildiklerini hatırlatmaya yarar. Modern okültizm, evrensel bilginin akaşik kayıtlar olarak adlandırılan bir çeşit bilgi okyanusunda veya kitlesel şuur (toplu bellek) kaydında bulunduğunu açıklar. Kilit sözcükler de bu ortak bellekten yararlanmak için birer vasıtadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder