Kuran’ın tanrısal bir kaynak olup olmadığı, her  ana hitap edip etmediği, her şeye bir cevabı olup olmadığı konusuyla ilgili bir  yazı okuyacaksınız...
Bu bakış açısı doğru mudur değil  midir?
Bunun için evrensel bilgilerden faydalanarak  bir egzersiz yapalım.
Öncelikle şunu söyleyebiliriz. Bilim kuralları  gereği bir önerme koşullara sahiptir ve önermenin doğruluğu koşulların  doğruluğuna bağlıdır. Koşulların doğrulanma yönteminide yine önermenin  barındırması gerekir.
Bu anlamda Kuran’ın önerme ve koşullarına bir  kaç örnek verip üzerinde egzersizi devam ettirelim.
(Not: Aşağıdaki önerme ve koşullar en yalın  ifade olarak seçilmiştir. Önermeler ve koşullar sadece bunlarla sınırlı  değildir.)
ÖNERME: Kuran kendisinin Allah  katından olduğunu ve cevaplar içerdiğini iddia ediyor. Bu iddiasının doğruluk  kazanması için verdiği koşullar:
a-) Kendi içerisinde çelişki olmadığını  düşünerek araştırmanız gerektiğini,
 
b-) Verilerinin lokal ve global olmak  üzere en az iki açılı mesajı olduğunu, (mikro-makro)
 
c-) Acele edilmeden  okunmasını ve üzerinde düşünülerek ilişki kurulmasını,
 
d-) Sonuçların kimi  zaman doğrudan kimi zaman örneklerin birleştirilmesi ile dolaylı olarak  verildiğini söylüyor.
Bu iddianın doğruluğunu test etmek için verilen  koşulların eksiksiz olarak yapılması gerekir. Aksi halde zaten önerme bu  koşulların sağlanmaması halinde yanlış olacaktır. Belirtilen koşullarda Kuran’ın  incelenmesi bize Kuran’la ilgili daha doğru bir perspektif kazandırıp hakkında  daha doğru bilgi edinmemizi sağlayacaktır düşüncesindeyim. Önermeyi test  sürecimiz yanlış veya doğru olarak sonuçlanabilir bunun hiç bir önemi  olmayadabilir. Ama önemli olan bir kaynak hakkında bir iddiada bulunurken  kaynağı kendi içerisinde objektif olarak değerlendirmektir.
Bir örnekle açıklamak istiyorum.
a = a a² = a² a²+a² = a²+a² a²-a² = a²-a²
Eşitliğin bir tarafı “a” ortak parantezine alınır diğer tarafıiki kare farkı çarpanlara ayırma yöntemiyle yazılırsa ifade
a.(a-a)=(a+a).(a-a)
olarak yazılır. Eşitliğin iki tarafı (a-a) ifadesine bölünerek ;
a=(a+a)
yani
a=2a
ve a’lar sadeleşirse
1=2 sonucu çıkar.
Ortalama bir matematik bilgisi ile buna benzer  bir çok eşit olmadığını bildiğiniz eşitlikler çıkarabilirsiniz.  Ve bu sonuçlara bakarak matematiğin çelişkili olduğunu  rahatlıkla iddia edebilirsiniz. İçerisinde çelişki olduğu için matematiği  bir safsata veya uydurma olarakta düşünebilirsiniz. Ama bu  yaklaşımınız “göreli ve önyargılı” olmakla birlikte konu ile  ilgili yetersiz bilginizden kaynaklanır. Çünkü siz matematiği  kendi önerme ve koşulları içerisinde değerlendirirseniz  yukarıdaki işleminizin ve sonucunda vardığınız hükmün yanlış  olduğunu farkedebilirsiniz.
Matematik önermeleri içerisinde size koşul  olarak “0 / 0″ ifadesinin tanımsız olduğunu ve bu ifade ile  karşılaştığınızda işlemin devamınında bir anlam ifade etmeyeceğini  söyler. Yani eşitliğin her iki tarafını (a-a) ya bölmek demek (a-a)  sıfır olacağından 0/0 ifadesine çarpar.
Bunun gibi eğer siz Kuran’ı kendi  sunduğu koşullar içerisinde değilde “önyargılı veya  göreli” ve Kuran hakkında eksik bilgi ile  sorgularsanız içerisinde yüzlerce “çelişki, anlamsız mesaj, vs” bulmanız  çok olağan bir durumdur.  Kuran’ın verdiği koşullarla Kuran’ı  incelediğinizde Kuran size eğer bir çelişkiye sahipseniz bakış açınızda  bir yanılsama veya eksiklik olabileceğini bakış açınızı  değiştirmeniz gerektiğini söylüyor.
Demek istiyorum ki, her neyi inceliyorsak  inceleyelim hakikaten ve içtenlikle objektif olalım. Kuran’ın  tanrısal olup olmaması önemli değil, Kuran’ı zaten kabul etmek  istemiyorsanız eğer, onun çelişkili olduğunu kanıtlama veya eksik bilgi  içerdiğini söyleme çabalarınız anlamsızdır. Yok eğer Kuran’ı  sorgulayıpta ona inanıp inanmamaya karar vermek istiyorsanız “eksiksiz  objektif” yaklaşmalı ve yukarıda bahsettiğimiz gibi kendi  önerme ve koşulları içerisinde değerlendirmelisiniz.
 
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder