Tüm bu sistem bana hep maymun kapanını hatırlatır.
Avcılar, canlı maymun yakalamak için kuş kafesine
benzer bir demir kafes yapıp içine ceviz koyarlar.
Bu kafesin demir parmaklıklarının arasından maymun
elini açık bir şekilde sokarak cevizleri alır.
Ancak ceviz dolu avuç çok şişkin olduğu için bu demir
parmaklıklar arasından geri çıkmaz. İçeride kalır.
Maymun bağırır, çırpınır ve bileğinin derisini soyacak
kadar bir sertlikle elini çeker ama nafile.
Kapandan bir türlü kurtulamaz. Kurtulmak için yapması gereken
tek şey, cevizleri bırakıp boş elini yine soktuğu gibi geri çekmesidir.
Ama cevizlerden bir türlü
vazgeçemeyen maymun, sonunda özgürlüğünden vazgeçmiş olur.
Hırsı yada akılsızlığı ona esaretin
kapısını açar.
İşte bu maymun tıpkı içinde bulunduğumuz problemlerden dolayı, çok muzdarip olmasına rağmen, sistemi
sorgulamayı akıl edemeyenlerin haline benziyor.
Bırakın sistemi sorgulamayı, eleştirilerin o yöne gittiğini
gördüklerinde bazılarının nasırlarına basılmış gibi zıplamasına ise anlam vermek mümkün değil. Sanırım
artık bazı şeyler cesaretle sorgulanmalıdır.
Fikirler ortaya konulmalı ve tartışılmalıdır. Tartışma ajandasının
başına da sistemin kendisi konulmalıdır. Yani bu dandik sistemin kendisi!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder